Betül: "Allah Allah bi ses duymaya başladım aniden. Sürekli “Sen ne istiyorsun? Sen ne istiyorsun?” diyip duran. Ne istediğim belli işte ya! Niye sorup duruyor ki bu ses ne istediğimi!
İyi bir gelecek
Rahat bir yaşam
Sağlık
Mutluluk......
Ne istediğimi
pekala biliyorum!
İçimdeki ses: "Ne
istediğini biliyorsun ha! İki satır yazamadın ama. İyi bir gelecek, rahat bir
yaşam, …….. falan filan..Geç bunları Betül! Yuvarlak laflarınla beni oyalama,
kendini de! Gerçekten ne istiyorsun? Sen daha ne istediğini bilmiyorsun! Biliyormuş!!! Geç
bunları Betül! Gerçekten ne
istiyorsun? Sen ONU söyle bana. Sen daha ne istediğini bilmiyorsun! Hadi söyle
başka ne istiyorsun? Söyle o zaman “İyi bir gelecek” nasıl bir gelecek? Anlat
bana. İyi bir gelecek için ne istiyorsun? Başının ağrısı şiddetlenmeye başladı
di mi? Boynunda kulaklarının arkasından inen ağrı tüm sırtını kaplamaya başladı
di miiiii? Benden kaçmaz! Çünkü ben senin görmediğin diğer yanınım! Çünkü ben
her şeyi yapabileceğini bilenim! Ağrısın, çek ağrıyı! Umrumda değil! Hatta ohhh
canıma değsin! Hadi cevap ver:
“Gerçekten yaşadım demek için sen ne istiyorsun?”
1 yorum:
yazılarında kendimi buldum çoğu zaman :) bloğun hayırlı olsun canım benim çok güzel olmuş.sürekli sorarız aslında kendimize di mi? ben ne istiyorum diye...gerçekten cevabı yaşamak istiyormuyum diye sordum bi an kendime...gelir geçer cevaplar yerine gerçekten nasıl bir yaşam istiyoruz tam anlamıyla..biliyoruz aslında da bilmemezliğe yatmak daha kolay sanırım...kaplumbağa misali kafayı bi çıkarıp bi sokarak değil de,korkusuzca,kendin olarak...Sercan'ın dediği gibi,sert çok sert..ehüehüehüüüü :)))
Yorum Gönder