Candy Chang: Ölmeden önce ... istiyorum

25 Haziran 2013

New Orleans'taki mahallesinde, sanatçı ve TED Fellow Candy Chang, terk edilmiş bir evi devasa bir kara tahtaya çevirdi ve üzerine şu boşluk doldurma cümlesini yazdı: "Ölmeden önce _______  istiyorum." Komşularının şaşırtıcı, dokunaklı, komik cevapları toplum için beklenmeyen bir aynaya dönüştü. (Sizin cevabınız ne?)

Uygunsuz bir zamanda kapılarını çalmadan neler ödünç alabilirdik veya verebilirdik? Terk edilmiş binalarla ilgili anılarımızı nasıl paylaşabiliriz, böylece etrafımızı daha iyi anlayabiliriz? Boş dükkanlarımızın önleriyle ilgili umutlarımızı nasıl paylaşabiliriz ki yaşadığımız ortamlar ihtiyaçlarımızı ve hayallerimizi daha iyi yansıtsın?



Şimdi, New Orleans'ta yaşıyorum ve New Orleans'a aşığım. Yüzlerce yıldır aşıkları, sarhoşları ve hayalperestleri gizleyen devasa meşe ağaçları ruhumu okşuyor ve müziğe her zaman yer veren bir şehre güveniyorum. Sanki birileri her hapşırdığında bir geçit düzenleniyor. Dünyadaki en güzel mimarı yapılardan birkaçına sahip, ama aynı zamanda Amerika'daki en fazla sayıda terk edilmiş binaya sahip şehirlerden

Bu evin yakınında yaşıyorum ve onu mahallem için nasıl daha iyi bir yere çevirebilirim diye düşündüm, benim hayatımı sonsuza dek değiştiren bir şeyi daha düşündüm.

2009 yılında, çok sevdiğim birini kaybettim. Adı Joan'du, bana annelik yapmıştı ve ölümü ani oldu. Ölüm hakkında çok düşündüm ve bu beni sahip olduğum zaman için minnettar olmamı sağladı ve şimdi hayatımda anlamlı olan şeylere açıklık kazandırdı. Ama bu bakış açısını günlük yaşamımda sürdürmekte güçlük çekiyorum. Günlük koşuşturmalara kendimizi kaptırmak ve bizim için asıl önemli olanları unutmak kolaymış gibi geliyor.

Yeni ve eski arkadaşlarımın katkılarıyla, terk edilmiş evin bu yanını kocaman bir kara tahtaya çevirdim ve şu boşluk doldurma cümlesini yazdım: "Ölmeden önce ... istiyorum" Geçen herkes bir tebeşir alıp yaşamlarını yansıtabilir ve kişisel isteklerini ortak bir alanda paylaşabilirdi.

Bu deneyden ne bekleyeceğimi bilmiyordum, ama ertesi gün duvar tamamen doldurulmuştu ve gelişmeye devam etti. Bu duvara yazılandan bazılarını paylaşmak istiyorum.

"Ölmeden önce, korsanlıktan yargılanmak istiyorum." "Ölmeden önce Uluslararası Tarih Değiştirme Çizgisi'nin üzerine durmak istiyorum." "Ölmeden önce milyonların karşısında şarkı söylemek istiyorum." "Ölmeden önce bir ağaç dikmek istiyorum." "Ölmeden önce, elektrik ve su şebekesinden yararlanmadan kendi kendime yaşamak istiyorum." "Ölmeden önce, ona bir kere daha sarılmak istiyorum." "Ölmeden önce, birisinin kahramanı olmak istiyorum." "Ölmeden önce, tamamen kendim olmak istiyorum."

Böylece bu, gözden düşmüş yer, yapıcı bir yere dönüştü ve insanların umutları ve hayalleri beni güldürdü, ağlattı ve zor zamanlarımda telkin etti. Bu, yalnız olmadığınızla ilgili. Komşularımızı yeni ve aydınlatıcı açılardan anlamamızla ilgili. Aynı zamanda kendi yansımamızı görmek, bunun üzerinde düşünmek ve büyüyüp değişirken bizim için en önemli şeyleri hatırlamakla ilgili.

Bunu geçen yıl yaptım ve o zamandan beri kendi çevrelerinde bir duvar yapmak isteyen insanlardan yüzlerce mesaj aldım ve şehir merkezindeki meslektaşlarımla birlikte bir alet çantası hazırladım, artık Kazakistan, Güney Afrika, Avustrulya Arjantin gibi dünyanın dört bir yanındaki ülkelerde duvarlar oluşturuldu. Birlikte, ortak alanlarımızın bir sese sahip olması için fırsat tanındığında ve birbirimizle paylaşma olanağı verildiğinde ne kadar güzlü olabileceğini gördük.

Sahip olduğumuz en önemli iki şey zaman ve insanlarla ilişkilerimiz. Artan dikkat dağıtıcılar çağında, bakış açısını korumak ve hayatın kısa ve kırılgan olduğunu hatırlamak her zamankinden daha önemli. Çoğunlukla ölümü konuşmaktan ve hatta düşünmekten caydırılıyoruz, ama ölüm için hazırlanmak yapabileceğiniz en güç verici iş. Ölümü düşünmek, hayatınıza açıklık kazandırıyor.

Paylaştığımız alanlar kişisel ve toplumsal olarak bizim için önemli olan şeyleri daha iyi yansıtabilir ve umutlarımızı, korkularımızı, hayallerimizi paylaşacak daha çok alana sahip oldukça, çevremizdeki insanlar bize sadece yardımcı olmayacak, daha iyi bir yaşama sahip olmamıza yol açacaklar. Teşekkür ederim.





0 yorum:

Yorum Gönder

 
Blogger tarafından desteklenmektedir.

Kategoriler

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Günün Sözü

“Hayatının, yalnız sana ait olduğuna karar verdiğin gün senin dönüm noktandır. Özürler ya da bahaneler olmadan, dayanacak, güvenecek veya suçlayacak başka kimse de aramadan. Bu armağan senindir. Bu harika bir yolculuk ve onun kalitesinden sorumlu olan da sadece sensin.

İşte hayatın gerçekte o gün başlar.” - Bob Moawad


"Uzak ve imkansız gözüken bir şey, bir anda yakın ve mümkün olabilir" Tolstoy

Facebook Beğen

Share to Facebook Share to Twitter Stumble It Daha Fazla...

Ne Yapmalı?

Hürriyet

Bana Dair

"Hayat benim için bir mum değil. O, benim için sonraki nesillere devretmeden önce mümkün olduğu kadar parlak bir şekilde yakmak istediğim görkemli bir meşaledir!"
G.B. Shaw
Bana dair tek söyleyebileceğim şey "Evren Üniversitesi, Dünya Fakültesi, İnsan Olma Bölümünde halen öğrenci olduğum...
Ve en büyük isteğim: "Sevgi sarsın insanlığı!"

© 2010 Sen Ne İstiyorsun Betül? Design by Dzignine
In Collaboration with Edde SandsPingLebanese Girls