CANIM YANIYOR!

16 Temmuz 2013

“İstemek insanın canını yakar!”…..


Mis gibi çay kokusu sarmış evi, kalemim yazıyor yine, dalmışım…. derinlere…  Öyle bir noktaya geldim ki yazarken, yazmaktan korktum! Yazacaklarımdan!

Ben hazır mıyım ne istediğimi bilmeye, öğrenmeye?  Offf, ki ne offfff… Sıkıldım… Kafam dağılsın istedim, arkama yaslandım, bir yudum çay içtim pembe çiçekli fincanımdan…
 
 
Saçım başım dağılmış, parmaklarım kalemin şeklini almış adeta…kolum ağrımış yazmaktan… Beynim zonkluyor! Hazır mıyım? Sorusu ağır geldi. İstemek ve hazır olmak ne demek? diye mırıldandım.. Etrafta biri görse bu kadın deli mi ne , kendi kendine konuşuyor diyecek!

Evet ya…. istediklerini bilmek için insanın hazır olması (mı) gerekiyor?
Oturuyorum! Öylece….. Ne kadar bilmiyorum! Sonra gözüme takılan masamın üzerindeki onlarca kitaptan biri! Can sıkıntısıyla açtığım bir sayfa… Karşıma çıkan cümle… inanamıyorum, karşıma çıkan sayfaya ve okuduklarıma..... inananamayacaksınız!
Açtığım sayfada ilk okuduğum cümle:

“İstemek insanın canını yakar!”…..
Gerçekten içim sızladı o an! Kalbimde bi şeylerin aktığını hissettim! Meraklandım daha da...
Konu başlığına baktım. Konu: İstemek! Yok artık dedim! Tesadüf mü bu gene! Kuantum denen şey bu galiba… Sorunca cevap bu kadar çabuk mu geliyor? Şaşkınım. Ya da bu ne? Okumaya başladım merakla… Kısaca size de özetleyeyim.
İstemek kelimesinin iki anlamı varmış. Bunlardan biri arzulamak, diğeri ise bir şeyin eksik olduğu durummuş. Yani;

1)      Bir şeyleri arzulamak için istemek

2)      Eksik olan şeyi tamamlamak için istemek

Eksikliğini hissettiğimiz şeyi istemek ve istediğimiz şeyi hissetmek! İyi de ne istediğimi soruyorum ya derken ardından gelenler sanki cevabın devamı gibiydi. Neyi istiyorsak ve şu anda sahip olmadığının farkına varınca hem istek hem de eksiklik anlamını tecrübe etmekmiş.  Yani bende olmayanın farkına varmak, şu an ki gerçekliğimi tarafsızca ve yargısızca gözlemek… Kendimi kandırmamak! Bir nevi olduğum yerden gerçekten olmak istediğim hale gitmek!

Bu, tam olarak benim duymak istediğim cevap mı? Değil galiba. Ama ”bende olmayanın farkına varma” kısmı bir çizik attı sanırım içime!

Yine çuf çuf yaklaşan soru treni.. Her bir vagonda sorular, sorular, sorular......

Neyi arıyorum?

Ne istiyorum?

Bende olmayan ne?

Niye?

…………………………..

"Her şeyin sizin zihninizde olduğunu, sizin zihinden öte olduğunuzu  ve gerçekten yalnız başınıza olduğunuzu ne zaman idrak ederseniz, işte o zaman her şey sizsiniz." Maharaj

 

 

0 yorum:

Yorum Gönder

 
Blogger tarafından desteklenmektedir.

Kategoriler

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Günün Sözü

“Hayatının, yalnız sana ait olduğuna karar verdiğin gün senin dönüm noktandır. Özürler ya da bahaneler olmadan, dayanacak, güvenecek veya suçlayacak başka kimse de aramadan. Bu armağan senindir. Bu harika bir yolculuk ve onun kalitesinden sorumlu olan da sadece sensin.

İşte hayatın gerçekte o gün başlar.” - Bob Moawad


"Uzak ve imkansız gözüken bir şey, bir anda yakın ve mümkün olabilir" Tolstoy

Facebook Beğen

Share to Facebook Share to Twitter Stumble It Daha Fazla...

Ne Yapmalı?

Hürriyet

Bana Dair

"Hayat benim için bir mum değil. O, benim için sonraki nesillere devretmeden önce mümkün olduğu kadar parlak bir şekilde yakmak istediğim görkemli bir meşaledir!"
G.B. Shaw
Bana dair tek söyleyebileceğim şey "Evren Üniversitesi, Dünya Fakültesi, İnsan Olma Bölümünde halen öğrenci olduğum...
Ve en büyük isteğim: "Sevgi sarsın insanlığı!"

© 2010 Sen Ne İstiyorsun Betül? Design by Dzignine
In Collaboration with Edde SandsPingLebanese Girls